Asgari Ücret Zammında Çarpıcı Tahmin! İsa Karakaş'tan Net Rakam Açıklaması
TÜİK'in ekim ayı enflasyon verilerini açıklamasının ardından, maaş artış oranları, asgari ücret ve vergi düzenlemeleri gündeme geldi. Sosyal Güvenlik Uzmanı İsa Karakaş, TGRT Haber TV'de asgari ücret hakkında önemli bilgiler paylaştı.
Sosyal Güvenlik Uzmanı İsa Karakaş, TGRT Haber TV'nin canlı yayınında asgari ücret, emekli maaşları ve vergi affı gibi konular hakkında dikkat çekici yorumlarda bulundu. Karakaş, asgari ücretin belirlenmesinde enflasyon oranının doğrudan etkili olmadığını vurgulayarak, "Asgari ücreti analiz ederken, bunun enflasyona bağlı olmadığını unutmamak gerekir. İşverenlerin rekabet gücünü dikkate alıyoruz," şeklinde ifadeler kullandı.

İşverenlerin döviz kurlarındaki baskılardan ötürü sıkıntı yaşadığını belirten Karakaş, "Döviz kurlarının aşağıya çekilmesi işverenleri zorluyor. Asgari ücretin artması, döviz bazında yüksek görünebilir fakat gerçek alım gücü açısından yeterli değil," ifadelerine yer verdi.

Hükümetin asgari ücreti belirlerken işsizlikle mücadele ve istihdamı koruma açısından hareket ettiği görüşünü dile getiren Karakaş, "Hükümetin asgari ücret üzerinde doğrudan bir etkisi yok, ancak işsizlikle mücadelede önemli bir rol oynuyor," dedi.

ASGARİ ÜCRETİN 40 BİN LİRA OLMA ZAMANI
Asgari ücretin hukuki hesaplamalara göre çok daha yüksek bir miktara ulaşması gerektiğini öne süren Karakaş, "Yasal olarak asgari ücretin 37 bin lira olması hedefleniyor. Ancak Şubat ayında bu rakamın 40 bin lira seviyesine ulaşması bekleniyor. Fakat işverenin maliyetlerini, rekabeti ve ekonomik durumu göz önüne aldığımızda artış oranının yaklaşık yüzde 30 civarında olacağını tahmin ediyorum," şeklinde konuştu.

Karakaş, Merkez Bankası'nın yılsonu enflasyon tahmininin yüzde 30 civarında olduğunu belirtirken, "İşverenler açısından özellikle döviz kuru yükü 1000 dolarlık bir asgari ücret oluşturacak. Eğer hükümet yeni teşviklerle bu yükü hafifletirse asgari ücret daha da artabilir," diyerek öngörüsünü aktardı. Aynı zamanda, "Benim beklentim, en düşük 27 bin lira ve en yüksek olarak 29 bin lira seviyelerini geçmeyeceği yönünde," ifadelerini kullandı.

CAZİP MAAŞ SİSTEMİ GEREKİYOR
Emeklilik sisteminin sürdürülebilirliğine de değinen Karakaş, uzun yıllar çalışan kişinin sistemde kalmasının önemli olduğuna dikkat çekerek, "2008 yılından sonra devlet destekleri hariç, 20 yıl çalışmalısınız ki maaşınızın sadece yüzde 40’ını alabilirsiniz. Eğer 10 bin lira civarında bir maaş beklentiniz varsa gençler bu sistemde neden kalsın ki? 25 yıl çalıştıysanız alabileceğiniz maaş yaklaşık 13 bin lira seviyesinde. Bu sistemi cazip hale getirmek için çalışma süresine göre maaşın artması gerekiyor," şeklinde ifade etti. Karakaş, çalışma süresinin uzunluğunun emekli maaşını artırmasının daha cazip bir sistem oluşturacağını da ekledi.

BAĞ-KUR MAĞDURLARI İÇİN YENİ BİR DÖNEM
Karakaş, Bağ-Kur tescil mağdurları ile ilgili son yargı kararlarının kayda değer bir değişim yaratığını belirterek, "Bağ-Kurlular için tescil mağdurları açısından Yargıtay’ın almış olduğu kararlar önemli bir dönüm noktası oldu. Mahkemeye başvurup kazanma dönemi sona erdi. Yeni düzenleme ile prim ödenmemişse geriye dönük Bağ-Kur kaydı yapılmayacak," ifadelerine yer verdi.

Ayrıca, SSK ve Bağ-Kur affı hakkında muhalefet tarafından kanun teklifi sunulduğunu ifade eden Karakaş, "Hükümet bu durumu bir kerelik bir uygulama olarak gerçekleştirebilir. 2026 yılına doğru bir vergi affı söz konusu olabilir," şeklinde sözlerini tamamladı.