Asgari Ücrette Beklenen Artış: 2026 İçin Çarpıcı Hesaplamalar ve Tahminler!

Türkiye'deki birçok çalışan için büyük önem taşıyan 2026 asgari ücreti ile ilgili kritik süreç başladı. Aralık ayının gelmesiyle birlikte, işçi, işveren ve hükümeti bir araya getirecek olan Asgari Ücret Tespit Komisyonu'na dikkatler çevrildi. Halihazırda net 22.104 TL ve brüt 26.005 TL olarak belirlenen asgari ücretin yeni yılda nasıl bir yol izleyeceği, ekonomik veriler ve Orta Vadeli Program'daki enflasyon tahminleri doğrultusunda merakla bekleniyor.

Komisyonun İlk Toplantısı Aralık’ta Gerçekleşecek

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın öncülüğünde bir araya gelecek olan komisyonun, gelecek hafta ilk toplantısını yapması planlanıyor. Söz konusu toplantılarda işçi kesimini TÜRK-İŞ, işveren kesimini ise TİSK temsil edecek. Görüşmeler, sosyal diyaloğun ön planda tutulduğu bir süreçte, Aralık boyunca en az üç, en fazla dört oturum şeklinde devam edecek.

Komisyonun amacı, yeni asgari ücreti 31 Aralık'a kadar belirleyip kamuoyuna açıklamak. Belirlenen tutar, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren geçerli olacak.

Ekonomik Veriler Artışın Çizgisini Belirliyor

Asgari ücrete yapılacak olası zammın en önemli referansı, Orta Vadeli Program'da öngörülen yıl sonu enflasyon tahmini. Bu programa göre 2025 yılı için enflasyonun %28,5 civarında olması bekleniyor. Eğer bu tahmin gerçekleşirse, 2026 yılı için asgari ücret artışının da bu orana yakın bir seviyede gerçekleşmesi muhtemel. Uzmanlar, işverenleri ve çalışanların alım gücünü dengeleyen bir artışın söz konusu olacağını ifade ediyor.

İki Farklı Zam Senaryosu İddia Ediliyor

Ekonomi camiasındaki bazı hesaplamalar ışığında, enflasyon oranına bağlı bir artış olması durumunda net asgari ücretin 28.404 TL seviyesine yükselebileceği ifade ediliyor. Ayrıca, %30'luk bir artış olasılığı ise net maaşı 28.735 TL civarına çıkarıyor. Her iki senaryoda da yeni asgari ücretin 28 bin liranın üzerinde olacağı tahmin ediliyor.

Brüt ücret hesaplamalarında ise 33 bin liranın üzerinin öne çıktığı, işverenlerin toplam maliyetlerinin sosyal güvenlik ve işsizlik sigortası primleri ile birlikte 2026’da daha da artacağı bekleniyor.

Son Yıllardaki Artış Oranlarının Etkisi

Son beş yılda Türkiye'deki asgari ücret artışları genellikle dalgalı bir seyir izledi. 2020 yılında %15 ile en düşük artış oranının kayıtlara geçmesinin ardından, 2023 yılının Ocak ayında yapılan %54,6'lık artış ise son yılların en yüksek zammı oldu. Bu durum, 2026 yılı için tek bir artış oranının değil, ekonomik göstergelere göre şekillenecek bir dengenin arayışında olunduğunu gösteriyor.

Aralık Ayı Süreci Önemli

Yaklaşık 7 milyon çalışanın direkt olarak etkileneceği yeni asgari ücret, sadece temel ücretin belirlenmesine katkı sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda özel sektördeki diğer ücret gruplarına da referans oluşturacak. Komisyon toplantılarından alınacak olan sonuçlar, Aralık ayı boyunca gündemde kalmaya devam edecek.

2026 Yılı için Beklenen Asgari Ücret Miktarı Ne Olacak?

Orta Vadeli Program'da (OVP) öngörülen 2025 yıl sonu enflasyon oranı %28,5 olarak belirlendi. Bu durum, zam beklentileri için de etkili bir odak noktası oluşturuyor. Ekonomi çevresinde tartışılan iki temel artış senaryosu mevcut:

1) %28,5'lik Zam Senaryosu

Bu orana dayanarak 2026 yılında:

Net asgari ücret: 28.404 TL

Brüt asgari ücret: 33.417 TL seviyelerine kolaylıkla ulaşması umuluyor.

2) %30'luk Zam Senaryosu

Alternatif olarak, %30'luk bir artış ihtimali şu rakamları gösteriyor:

Net asgari ücret: 28.735 TL

Brüt asgari ücret ise: 33.807 TL seviyelerine işaret ediyor.

Mevcut Ücretle Kıyaslandığında Beklenen Artış Miktarı

En çok tartışılan iki tahmin, asgari ücretin mevcut rakamla birlikte 6.300 TL ile 6.600 TL arasında artırılacağına işaret ediyor. Buna göre:

Net artış:

%28,5 zam senaryosunda yaklaşık +6.300 TL

%30 zam senaryosunda ise yaklaşık +6.630 TL artış bekleniyor.

Artış oranları ise:

%28,5 - %30 aralığında gerçekleşecektir.

Bu durum, 2026 yılında asgari ücretin 22 bin TL’den 28 bin TL'nin üzerine çıkacağına işaret ediyor. Böylelikle çalışanların maaşlarında belirgin bir nominal artış yaşanırken, gerçek alım gücü yıl sonundaki enflasyonların durumuna bağlı olarak şekillenecek.